führen Ne DemeK
führen Türkçe Çevirisi
yol göstermek, dolaştırmak, gezdirmek, eşlik etmek
führen Telaffuzu, Sesli Okunuşu
führen ile ilgili cümleler
TÜRKÇE | ALMANCA |
---|---|
zabıt tutmak | Protokoll führen |
dikkati çekmeden yaşayıp gitmek | ein Schattendasein führen |
diyalogta bulunmak | einen Dialog führen |
şikâyette bulunmak -den | Klage führen über |
ile didişme | einen Kleinkrieg führen mit |
kartotek tutmak | Kartei führen (über üzerine) |
bş-i tadına vararak yemek/okumak vs | sich (Dativ | -e halidat)etwas | bir şey(i) etwas zu Gemüte führen |
yönetmek (-i) | Regie führen (bei) |
komuta etmek | das Kommando führen |
bir art niyeti olmak (-in) | etwas | bir şey(i)etwas im Schilde führen |
(jemandes | biri(si)ninbiri(si)nin) ev işlerini görmek | (jemandem) den Haushalt führen |
jemanden | biri(si)nibiri(si)ni kandırmak/aldatmak | jemanden aufs Glatteis führen |
jemandem | biri(si)nebiri(si)ne bş-i göstermek, açıklamak | jemandemetwas | bir şey(i) etwas vor Augen führen |
jemanden | biri(si)nibiri(si)ni kandırmak | jemanden hinters Licht führen |
savaşmak (gegen -e karşı) | Krieg führen |
muhasebesini tutmak (Akkusativ | -i hali, belirtme durumuakk -in) | Buch führen über |
jemanden | biri(si)nibiri(si)ni elinden tutup götürmek | jemanden an der Hand führen |
fişlemek (-i) | Kartei führen (über üzerine) |
ümitsiz bir savaş vermek | einen aussichtslosen Kampf führen |
bş-in saçmalığını göstermek | etwas | bir şey(i)etwas ad absurdum führen |