Damit bağlacı weil‘a benzemekle birlikte daha çok bir amaç veya niyeti ifade eder.
Ich trage eine Brille.
Bir gözlük taşıyorum.
Ich will besser sehen.
Daha iyi görmek istiyorum.
Ich trage eine Brille, damit ich besser sehe.
Daha iyi görmem için bir gözlük taşıyorum.
Deniz lernt viel.
Deniz çok ders çalışıyor.
Er will die Prüfung bestehen.
O sınavı başarmak istiyor.
Deniz lernt viel, damit er die Prüfung bestehen kann.
Deniz sınavı başarabilmek için çok ders çalışıyor.
Der Tourist fragt den Polizisten.
Turist polise soruyor.
Er will den Weg finden.
O yolu bulmak istiyor.
Der Tourist fragt den Polizisten, damit er den Weg finden kann.
Turist yolu bulabilmek için polise soruyor.
Damit ile ifade edilen amaç veya niyet cümlesi um …. zu bağlaçları ile de belirtmek mümkündür. Um … zu bağlaçları da bir yan cümle başlatır, ancak bu yan cümlede fiil hiç değişmez ve mastar halde zu sözcüğünden sonra en sonda bulunur. Um … zu ile yapılan yan cümle ayrıca özne gösteren isim veya sözcüğü de ihtiva etmez. İyi kıyaslayabilmeniz için yukarıdaki üç örnek cümleyi aynen um … zu ile ifade etmekteyiz.
Ich trage eine Brille, um besser zu sehen.
Daha iyi görmek için gözlük takıyorum.
Deniz lernt viel, um die Prüfung bestehen zu können.
Deniz sınavı başarabilmek için çok çalışıyor.
Der Tourist fragt den Polizisten, um den Web zu finden.
Turist yolu bulmak için polise soruyor.
Um … zu ile yapılan yan cümlede können, müssen grubundan bir yardımcı fiil varsa zu sözcüğü ana fiil ile bu yardımcı fiil arasına girer. Yardımcı fiil en sonda bulunur. Örnek: …. bestehen zu können.
Aşağıdaki cümlelerde ise, yine damit ve um .. zu arasında bir kıyaslama yapabilmeniz için alt alta bir cümlenin her iki şeklini de vermekteyiz. Um …. zu cümlesi kurabilmemiz için dikkat etmemiz gereken en önemli konu her iki cümlede de öznenin aynı olmasıdır.
Der Ausländer fährt in seine Heimat, damit er seine Familie sieht.
Der Ausländer fährt in seine Heimat, um seine Faimilie zu sehen.
Yabancı ailesini görmek için vatanına gidiyor.
Meine Mutter kauft viel Gemüse, damit sie eine Gemüsesuppe kochen kann.
Meine Mutter kauft viel Gemüse, um eine Gemüsensuppe kochen zu können.
Annem bir sebze çorbası pişirebilmek için çok sebze satın alıyor.
Ich ziehe den Wintermantel an, damit ich mich nicht erkälte.
Ich ziehe den Wintermantel an, um mich nicht zu erkälten.
Üşütmemek için kışlık paltoyu giyiyorum.
Hans steht morgens früh auf, damit er in die Schule gehen kann.
Hans steht morgens früh auf, um die Schule gehen zu können.
Hans okula gidebilmek için sabahları erken kalkıyor.
Mein Bruder kommt nach Berlin, damit er hier Medizin studiert.
Mein Bruder kommt nach Berlin, um hier Medizin zu studieren.
Erkek kardeşim burada tıp tahsil etmek için Berlin’e geliyor.